Okan Buruk’un öğrencileri Torreira’sız 4-4-2 dizilimde geçişlerle tehlikeli olabilecek Kasımpaşa karşısında sahaya iyi yayıldı. Kasımpaşa, blok halinde oyunu daraltırken oyun yönlendirmesini de geriden top çıkarmada pek de maharetli olmayan Victor Nelsson’a yaptı.
Topu sağdan sola, soldan sağa hızlı şekilde dolandıramayan Galatasaray rakip savunmanın dengesini geriden stoperin topla çıkmasıyla bozdu. Abdülkerim Bardakcı’nın ortasında Victor Osimhen golle tanıştı, devamı ise sahalarda pek rastlamadığımız bir santrfor şöleniydi, ta ki Osimhen sakatlanana kadar. Aynı zamanda Kasımpaşa’nın devre arası öncesi attığı gol maçın henüz bitmediğinin işaretiydi.
Arka adalesinde sertlik hisseden Nijeryalı yıldızın oyundan çıkmasıyla planlar değişti, Galatasaray daha aşina olduğu 4-2-3-1 dizilimine döndü ancak topu bir türlü dinlendiremedi. Okan Buruk’un PAOK maçı sonrasında da şikayet ettiği durum, son 30-40 dakikalarında kronik hale gelmeye başladı.
Öndeki bir takımın kalitesiz bir tempo yapması, rakip ekmeğine yağ sürdü, Kasımpaşa ciddi bir baskı kurdu. Nitekim gol de penaltıyla geldi ve fark 1’e indi. İlk yarı rakiplere gövde gösterisi yapan Galatasaray’ın oyunu ikinci yarıda düşük prodüksiyonlu bir korku filmine dönüştü. Sahada Berkan, Kerem Demirbay, Mertens gibi teknik kalitesi üst düzey oyuncular varken topun sarı-kırmızılı formada kalmaması geceye limon sıktı.
İkinci 45 dakikada bir şut dahi çekemeyen bir takımın futbol tarafından cezalandırılması sürpriz değildi ve Kasımpaşa ender görülen bir geri dönüşe imza attı.
